29 Haziran 2013 Cumartesi

Resmen bir masal prensesi..

Bu aslında çok geçikmiş bir yazı.. Cannes film festivali Mayıs ayında gerçekleşti ama kozmetiklerden bunu yazmaya bir türlü fırsat kalmadı.. Neyse geç olsun güç olmasın ;) 

Bu seneki Cannes'e bizden de iki ünlü kadın katıldı biri Saadet Işıl Aksoy, diğeri ise Cansu Dere.. Valla bu yazıda objektif olamayacağım sanırım.. Normalde de Cansu Dere'yi pek beğenmem, Saadet Işıl Aksoy'u tam tersi çoookkk beğenirim.. E hal böyle olunca, yani ikisi yanyana gelince bilin bakalım hangisini beğeneceğim :) Bence fotoğraflar üzerinden devam edelim..



İki resim arasındaki 7 farkı bulun demek istemiyorum çünkü 7 değil resmen 700 fark var.. Ama en önemlisi Cansu Dere çok yapmacık poz verirken, Saadet Işıl Aksoy bir o kadar doğal..




Burada da aynı şekilde.. Saadet resmen bir Hollywood starı edasındayken, Cansu ise ahaha ahhahahaha diye gülmüş, kameraları ilk kez görmüş gibi.. Utanmasa hangi kanal, kaçta çıkıyor diye soracak :)






Acaba dişlerini yeni mi yaptırdı da böyle poz verdi anlamadım ki.. Her yerinden yapmacıklık akıyor..





Hele şuna bakar mısınız? Yorum bile yapamıyciiim :)






Gelelim Saadet'e.. Melek misin sen? Peri misin? Nesin? Bu nasıl bir asalet?





Bakar mısınız şu duruştaki asalete..Sanki 5 yaşından beri kırmızı halıda dolaşıyor :)





Elini süzüşü bile muhteşem görünüyor..







Saçı.. Makyajı.. Hepsi asil, hepsi doğal, hepsi muhteşem.. Bu kız hep kamera önünde olsun da gözümüz gönlümüz açılsın vallahi..






Nasıl aradaki farkı görebildiniz mi :)

28 Haziran 2013 Cuma

NYX Tea Rose Ruj..

NYX markasının daha önce allığını tanıtmıştım size, okumak için TIK TIK. Allıkları cidden ama cidden çok başarılı.. Pigmentasyonu çok iyi bir kere, rengini çok güzel veriyor..Renkler de muhteşem zaten.. Allığından bu kadar memnun kalınca rujunu da denemek istedim. Ne yalan söyleyeyim ruju beni hayal kırıklığına uğrattı biraz.. Renkleri çok güzel evet ama bir rujda en önemli şeylerden biri olan dudakları nemli tutabilme özelliği yok maalesef.. Şöyle ki ruju sürüyorum, 1 saat sonra falan aynaya baktığımda dudak kenarlarında birikme yaptığını görüyorum maalesef.. Benim rujlarda en çok hoşuma giden şey dudakları sürekli nemli tutması, çok önemli..Bir de yapısı çok güzel değil, hani kötü rujlar olur ya dudağa sürüldüğünde çok yapay durur, dudakla bütünleşmez, hah işte onlara benziyor biraz.. Rengi çok güzel aslında gül kurusu ile pembe arasında çok tatlı bir renk, keşke yapısı da rengi kadar başarılı olsaydı.. Ben bu ruju Beautyjoint sitesinden aldım, belki göz atmak istersiniz.. Ama size tavsiyem rujlarını değil de diğer ürünlerini deneyin.. İlerleyin zamanlarda birkaç ürününü daha tanıtacağım size.. Onlar çok daha güzel emin olun..











27 Haziran 2013 Perşembe

Nu Skin.. Işıltı dünyası ile buluşma..

Nu Skin markasını daha önce duymuştum ama hiç ürünlerini inceleme fırsatım olmamıştı.. Bir süre önce sevgili İrem Hanım bizim için özel bir etkinlik düzenleyince büyük bir hevesle gittim.. Bu arada canım arkadaşım Şebnem's Blog unun sahibesi Şebnemciğime de teşekkür ediyorum.. Bu güzel etkinlik Astoria Residence da gerçekleşti ve atmosfer, manzara cidden muhteşemdi..






Organizsayonun ev sahibeleri ışıl ışıl 3 güzel bayan Gülşen, Hülya ve İrem Hanımlar.. Hem kendileri hem enerjileri güzel..



Bizim için çok güzel şeyler hazırlamışlardı.. Hele şu çilekleri görünce kendimden geçtim :)







Hesap makineleri bile ışıl ışıldı :) Her şey mükemmeldi..



Gülşen ve Hülya Hanım.. İkisi de muhteşem kadınlar, enerjileri muhteşem, sohbetleri muhteşem, ciltleri muhteşem :) Yaptıkları işi sevdikleri için inanılmaz başarılılar ve insanları güzelleştirmeye devam ediyorlar..



Nu Skin nasıl bir markadır peki??  Nu-Skin patentli ageLOC bilimine dayanıyor, bu bilim, yaşlanmayı içten ve dıştan önlemek amacıyla, beslenme ile genlerin tepkisi arasındaki moleküler ilişkiyi inceliyor..Nu Skin'in tüm cilt, vücut ve saç bakım ürünleri vücudumuzdaki her bir hücreyi korumak ve ömrünü uzatmak üzere geliştirilmiş bir sistem.   Gelişmiş  Galvanic Spa teknolojisi sayesinde  yüz jellerini kendi kendimize  uygulama yapabiliyoruz ,   üstelik böylece ageLOC bileşenlerinin cildinize beş kat daha fazla nüfuz etmesini sağlıyor... 
 



Nu Skin markası ile ilgili bilgi aldıktan sonra sıra uygulamaya geldi.. Ne kadar çok merak etsem de cildim çok hassas olduğundan ben yaptırmaya cesaret edemedim :( Çok aklım kaldı ya neyse.. Özellikle kızlardaki değişimi gördükten sonra pişman olmadım değil..



Uygulama öncesi canım arkadaşlarım Şebnem ve Serap şampanya keyfi yaparken.. 




Uygulama için makyajlar siliniyor..




Serap'ım :)




Serap uygulama yaparken..




Veee uygulama sonrası güzelliklerine güzellik katan canım arkadaşlarım.. Uygulama yüzlerinin yarısına yapıldı ve aradaki fark inanılmazdı.. Resmen ciltleri inanılmaz değişmişti.. İlerleyen zamanlarda bu uygulamadan yaptırmayı ben de istiyorum kesinlikle.. 





Canım kuşum Serap ile fotoğraf çektirmesek olmaz ama :)
 





Canlarım benim.. İyi ki tanıdım sizi, iyi ki varsınız!! Çok seviyorum ki ben sizi!! Şebnem'im.. Serap'ım..






Veeee bütün kızlar toplandık.. 



Bu güzel ve keyifli gecenin sonunda bize bu hediye paketini vermeleri de çok büyük bir jestti.. İçindeki yüz spreyini büyük bir keyifle kullanıyorum. Çok teşekkürler..





Birbirinden hoş bu üç bayana herşey için tekrar çok teşekkürler.. Işıltı dünyasının sitesini incelemek ve ürünler hakkında bilgi almak için tık tık.

Ayaklar da bakımı hak etmiyor mu??

Vücudumuzun çeşitli kısımları ile ilgili ürünleri tanıtıyoruz da ayaklarımızın nesi eksik değil mi ama :) Hakkaten ya baktım da yüzlerce ürün yazmışım ama aralarında hiç ayak bakımı ile ilgili bir ürün yok. Yves Rocher'in bu ürünü "foot repair balm" yani "ayak bakım balmı" olarak geçiyor.. Balm olduğundan yapısı kremlere oranla daha yoğun ki kesinlikle böyle olması daha iyi.. Çünkü çok ekstrem bir durum olmadığı sürece birçoğumuzun ayakları oldukça kuru oluyor.. Özellikle de topuk kısmı.. Bu balm organik Lavanta ve Karite yağı içeren förmülüyle ayakları nemlendirirken aynı zamanda lavanta sayesinde ayakların çok ferahlamış hissedilmesini sağlıyor.. Bilmiyorum siz lavanta kokusunu seviyor musunuz ama ben çok fazla bayılmıyorum diyebilirim, diğer yandan rahatsız olduğumu da söyleyemem. Çok sevmememe rağmen hissettirdiği ferahlık duygusunu kesinlikle inkar edemem. Bu ürünü ayaklarımın tamamına haftada en az 1 kez uyguluyorum, iyice emilmesi için bir 5 dk falan bekliyorum, sonra ayaklarım yumuşacık oluyor.. Hazır şu anda Yves Rocher de indirim varken kaçırmayın derim, normalde fiyatı 22.90 şu anda ise 15.90 tl.. Ayaklara da biraz bakım yapmak lazım hanımlar, ihmal etmeyelim ;)

















26 Haziran 2013 Çarşamba

Zoya'nın muhteşem mavi ojesi..

Ve yine muhteşem bir Zoya oje ile karşınızdayım.. Daha önce çok güzel bir mor rengini tanıtmıştım, okumak için TIK TIK. Zoya ojelerin renklerini gördükten ve zararsız olduklarını öğrendikten sonra diğer ojeleri beğenmem biraz zor olabilir :) Tam olarak rengini açık parlament mavisi olarak tanımlayabilirim sanırım.. Normalde bu tarz bir rengi günlük hayatımda kullanmayı çok tercih etmem fakat o kadar hoşuma gitti ki, birkaç gün çıkarmadım valla..Çok iddialı durmasına rağmen jeanlerle bile gayet hoş duruyor.. Zoya ojelerde en çok beğendiğim özelliklerin başında daha önce de söylemiştim zararlı maddeler içermemesi, hatta hamileler bile gönül rahatlığıyla kullanabiliyor.. Diğer bir özelliği ise renklerinin çok canlı ve parlak oluşu.. Bakar mısınız şu mavinin canlılığına!! Valla ilk başta fiyatı biraz pahalı gibi düşünülse de (36 tl) özellikleri ve şişesinin büyüklüğü göz önüne alındığında çok da bereketli bir ürün olduğunu söyleyebilirim.. Sürekli kullandığınız renkler varsa ve bu özelliklerde bir oje arıyorsanız kesinlikle bu parayı vermeye değer bence.. Sonuçta çok uzun süre bozulmadan kalabiliyor.. Bakalım nasıl durmuş..















Nasıl beğendiniz mi bakalım?? Bu renkte ojeleri siz de beğeniyor musunuz?

Dünyanın en en iyi maskaralarından biri iddia ediyorum..

Başlığa bakınca çok iddialı gibi geliyor ama inanın öyle değil.. İyi ki Bourjois markasının bu maskarasını bir deneyeyim diyip almışım.. Nerden bilirdim vazgeçilmezlerimden biri olacağını.. Gelelim beni cezbeden özelliklerine.. Bir kere bu maskara 2 kısımdan oluşuyor, resimlerde de görebilirsiniz Step 1 ve Step 2 diye.. Bu adımların farkı fırçaların kalınlığı ve 1.adımı 2.den önce uygulamak gerekiyor, çünkü 1.adım kirpikleri tek tek ayırıp yukarıya doğru kaldırarak 2. adıma hazırlıyor.. 2. adımı da uyguladıktan sonra inanılmaz dolgun ve kıvrılmış kirpikler elde ediliyor. Benim gibi kirpikleri koyun kirpiği gibi olan birini bile mutlu edebiliyor bu maskara :) Dümdüz, cılız ve seyrektir kirpiklerim.. En alttaki fotoğrafta Volumizer'ın benim kirpiklerime bile yaptığını görebilirsiniz.. Onun dışında diğer bir özelliği de topaklanma yapmıyor ve en önemlisi gün içinde toz toz dökülme yapmıyor. Bir çok ünlü markanın maskaralarında bile bu problemle karşılaşabiliyoruz maalesef :(

Bu kadar iyi özelliğini saydım ya her güzelin bir kusuru olacak illa ki.. Bu rimel biraz fazla sıvı ama kesinlikle rahatsız etmiyor.. Yani denemeleri için verdiğim arkadaşlarım ay bu çok sıvı kirpikleri yapıştırır diyorlar ama hiç öyle bir durum söz konusu değil.. Fiyatı 45 tl civarındaydı yanılmıyorsam, ben indirimden aldım, siz de indirimde yakalarsanız hemen kapıverin bir tane, vallahi pişman olmazsınız ;)












1. adım..

 



Fırçası 2. adıma göre daha ince..

 





2.adımın fırçası daha kalın ve sürüldüğünde dolgunluk sağlıyor..