Kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kitap etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Nisan 2013 Çarşamba

Unutamadığınız bir erkek mi var?? Ne yapmak gerek??

Biz kadınların hayatımızın bir döneminde mutlaka unutamadığımız birileri olmuştur.. Bazılarının etkileri geçmiştir, bazılarımız ise hala etkisinden kurtulamıyor olabiliriz.. Bugün bir arkadaşım ile konuşurken aklıma geldi, kim bilir kaç kadın aynı durumda dedim kendi kendime.. Arkadaşıma verdiğim naçizane tavsiyeleri sizinle de paylaşmak istiyorum.. Diyelim ki şöyle bir ilişkiniz var; çok seviyorsunuz onu, o da sizinle olduğu zamanlarda sizi sevdiğini söylüyor fakat günlerce aramıyor sizi!!?? Siz aradığınızda da tam da ben seni arayacaktım, çok yoğundum, moralim bozuktu vs. gibi birçok bahane üretiyor. Yanlış giden birşeyler olduğunun farkındasınız ama bitirmek de gelmiyor içinizden, çok seviyorsunuz, onsuz olamayacağınızı düşünüyorsunuz, onsuz olma fikri bile içinizi parçalıyor çünkü.. Dünyadaki en yakışıklı adamı getirseler o anda karşınıza yüzüne bile bakmaz reddedersiniz.. Ara ara cesaretlenip ayrılmaya karar veriyorsunuz, beni bir daha arama diyorsunuz binbir zorlukla.. O da tamam diyor.. Aradan önce birkaç gün geçiyor, belki de birkaç hafta.. Tam normale dönmeye başladım sanırım diye düşünmeye, o olmadan da yaşayabilirim demeye başlıyorsunuz, tam da o anda telefon çalıyor ve o arıyor.. "Seni özledim", "Lütfen görüşelim" diyor.. Dayanamayıp görüşüyorsunuz, belki değişmiştir, belki o da beni seviyordur umuduyla.. Birkaç günlük mutluluktan sonra herşey yine eskiye dönüyor.. Yine aramamaya, umursamamaya başlıyor.. Yine aynı acıları sil baştan yaşıyorsunuz.. Tam bir kısır döngü.. Onunla da olmuyor onsuz da..



Nasıl tanıdık geldi mi?? Eminim hayatınızın bir döneminde yaşamışsınızdır bunu.. Aslında bunun çok kolay bir açıklaması var.. Bu tarz erkekleri (ki maalesef  onlar %50'lik bir orandan fazlası) enerjinizi çeken birer elektrik süpürgesi olarak görebilirsiniz.. Siz onları severken, onlara ilgi gösterirken sizin enerjinizi emerler, sizdeki pozitif enerji onlara akar.. Siz aramayı kesitiğinizde enerjiniz yükselir, onun ise sizden aldığı enerji kesilidiği için kendini kötü hisseder ve mutlaka sizi arar.. Çünkü sizden aldığı enerji ile beslenir.. Sizden enerji alamazsa işleri de kötü gitmeye başlar, para da kaybeder, mutsuz da olur.. Enerji karşılıklı aktarılabilen, bir insandan diğerine geçebilen bir kavramdır.. Düşünsenize bir gün çok mutlusunuzdur, içinizden  şarkı söylemek gelir, yerinizde duramazsınız, yolda yürürken bir arkadaşınızla karşılaşırsınız. Bakarsınız arkadaşınız çok mutsuz.. Haliyle neyin var diye sorarsınız, başlar anlatmaya.. 2 saat sonra bir de bakmışsınız arkadaşınız "oh be rahatladım valla" der, siz de "offf içim daraldı" dersiniz ve bir de bakmışsınız birkaç saat önce mutluluktan havalara uçan o insandan eser yok.. Çünkü arkadaşınız pozitif enerjinizden çalmıştır, siz de onun negatif enerjisini almışsınızdır.. Nasıl bir alışveriş ama??



Peki bu tarz ilişkilerde bitmiş olsun veya olmasın, nasıl davranmak gerekir?? Tam da bu derdinize ilaç gibi gelecek bir kitabım vaaarrr.. Seda Diker'in "Aslında Giden Erkek Yoktur" kitabını mutlaka okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.. İlk sayfasında yazan "dişi olmanın unutulan sırları" kısmı hiç dikkate almayın, hatta kitabın içinde de bununla alakalı bölümler var.. Valla ben bu bölümleri direkt atladım :) Ama bir kitaptan bu kadar etkileneceğimi ve bu tarz bir kitabın beni bu kadar düşündüreceği hiç aklıma gelmezdi.. İçinde öyle çarpıcı cümleler var ki, unutmak isteyip de unutamadığınız kişileri kolayca unutabilir, hastalıklı ilişkilerinizden bu tavsiyeler ile kolayca kurtulabilirsiniz..

Okuyun, çok yararını göreceksiniz!!





28 Mart 2013 Perşembe

Son zamanlarda çok ilginç bir kitap okuyorum..Tanrı daima tebdil-i kıyafet gezer..

Bu kitabı çok merak ederek almıştım.. Beni kitapta ilk cezbeden şey her zaman kitabın adıdır.. Çok severim orjinal isimleri olan kitapları, sanki onların içinde çok daha ilginç şeyler varmış gibi geliyor :)

Konusu ne peki?? Kahramanımız mutsuz bir adam ve bu kitap onun değişimini anlatıyor. İçine kapanık, yaşamaktan sıkılmış, hayatla hiç bir bağı olmayan, insanlarla konuşmaktan bile korkan bir adamın intihar etmek üzereyken bir adam ile karşılaşmasını ve o adamla yaptığı anlaşma sonrasında hayatının değişmesini anlatıyor.. Bu adam acaba kim? Tanrı mı yoksa onu tuzağa düşürmek isteyen kötü biri mi? Henüz kitabı bitirmedin ama sonunu çok merak ediyorum..

Bu kitabın en ilginç özelliği roman olmasının yanında aynı zamanda bir kişisel gelişim kitabı olması..Üstelik çok akıcı bir dili var, çok hızlı ilerliyor..

Siz de bu tarz kitapları seviyorsanız mutlaka tavsiye ederim..







21 Kasım 2012 Çarşamba

Bu aralar ne okuyorum??


Beni heyecanlandıran bir kitapla karşınızdayım. Bazı kitaplar elime geçmeden önce bile heyecanlanıyorum, nelerden bahsettiğini o kadar merak ediyorum ki, bir an önce okuyup bitirmek istiyorum. Bu da o kitaplardan biri.. Fakat hemen okuyup bitirmek ne mümkün.. Bakmayın 127 sayfa olduğuna, bazen yazan şeylere o kadar odaklanmam gerekiyor ki elime aldığımda sadece 3-4 sayfa okuyabiliyorum.

Yazarı Eckhart Tolle.. Şimdi'nin Gücü'nü kendi sözleriyle şöyle açıklıyor:

"Ben insan bilincinin çok derin bir değişim- dönüşümünden söz ediyorum; bu uzak gelecekteki bir olasılık değil, şimdi gerçekleştirebileceğiniz bir şeydir. Burada kendinizi zihnin esaretinden nasıl kurtarabileceğinizi, bu aydınlanmış bilinç haline nasıl girebileceğinizi ve onu günlük yaşamınızda nasıl sürdürebileceğinizi göreceksiniz."

Şimdi'nin Gücü'nde bunu yapmanızı sağlayacak belli uygulamalar ve açık anahtarlar vardır. Bu uygulama kitabı, Şimdi'nin Gücü'nden yapılmış dikkatle düzenlenmiş ve bize bu uygulamaları ve anahtarları sunan alıntılardan oluşmaktadır. Bu kitabı dikkatle okuyup, üzerinde düşündüğünüzde belki zaman içinde, belki hemen yaşam değiştiriciönemde bir şeyi fark edeceksiniz. Sadece kendi yaşamınızı değil, dünyanızı da değiştirip yükseltecek gücü ve yeteneği bulacaksınız..

Bu kitabı okumadan önce daha detaylı ve kapsamlı olarak konuyu ele almak isterseniz "Şimdi'nin Gücü" nü okumanızı tavsiye ederim. Ama yok ben sadece konunun en can alıcı kısımlarıyla ilgileniyorum derseniz "Şimdi'nin Gücü Uygulama Kitabı"ndan başlayabilirsiniz..



12 Ekim 2012 Cuma

Bu aralar ne okuyorum??



Bloguma bakıp da bu kadın sürekli kozmetik, parfüm, giyim kuşamla ilgileniyor falan diye düşünmeyin sakın :) Tüm bunların yanında bir sürü kitap da okuyorum. Bundan sonra sizlere okuduğum kitapları da tanıtmaya karar verdim. Son gözdem aşağıda görmüş olduğunuz kitap. Bu tarz şeyleri oldum olası severim zaten, aura çakra olaylarını da merak ediyordum ve başlangıç için bu kitabı seçtim. İyi ki seçmişim, henüz çok başındayım ama tecrübelerime dayaranak söylüyorum bence bir kitap nasıl başlarsa öyle gider.. Çok güzel başladı ve bana çok şey katacağını düşünüyorum. Tavsiye ederim..