31 Mart 2013 Pazar

Bu elbiseleri çok kullanacaksınız.. Hemen alın..

Yazın ve baharın kurtarıcılarından biri de kesinlikle maksi elbiseler.. Tak parça olduğundan altına üstüne ne giysem derdi yok, giy çık.. Bir sandalet ya da babet ve bir çanta ile hazırlanmak çok kolay.. Tabii güneş gözlüğü, kolye, yüzük, saat gibi aksesuarlarla da zenginleştirirseniz ne ala.. Özellikle triko olanlardan bende almayı düşünüyorum bu ara.. Olur da alışverişe çıkarsanız şöyle bir etrafınıza bakın derim, görürseniz de hiç kaçırmayın.. Ben çok fazla para vermem derseniz de uğrayın bir semt pazarına, emin olun en güzellerinden vardır..
















Kalın kaşlara geri dönüş..

Bir ara hatırlar mısınız neydi o öyle ipince kaşlar modaydı.. Yaşı küçük olanlar bile ince kaşlar yüzünden çok daha büyük görünebiliyordu.. Ben de bu modaya uymuştum o zamanlar.. Hem kaşları sürekli aynı şekilde tutması bir dertti, hem de kaşlar ince olunca sürekli makyaj yapmak gerekiyordu.. Yapılmazsa gözler ortaya çıktığından çok solgun görünüyordu.. Neyse ki bu ince kaş sevdam çabuk geçti ve özüme döndüm.. Dönmek öyle kolay olmadı tabi.. Bir kere sürekli alındığı için kaç küsüyor.. Her bölgede çıkmadığından kısmi boşluklar oluşuyor, sonra uğraş dur.. Ben de kaş farı veya kaş kalemi ile kapatmaya çalışıyorum boşlukları..

Kalın kaşları çok daha fazla görmeye başlayacağız çünkü herkes doğallıktan yana olmaya başladı artık.. Şikayetçi miyiz?? Kesinlikle hayır.. Çok bakımsız olmadığı sürece sorun yok.. Bu arada söylememe gerek yok sanırım ama kalın kaş gerçekten çok daha genç gösteriyor hanımlar ;)













Fotoğraflar : Pinterest


Bu da benim kaşlarım.. Kaş farı ile düzeltildiğinde fena durmuyor sanırım..

Çalışan kadınlar için stres atma yöntemleri..

Çalışan kadınların stres atması ve bir sonraki güne motive olabilmesi için o kadar az zamanı var ki.. Akşam 7-8 gibi geliyoruz eve.. O saatten sonra dinlensek mi, tv mu izlesek,ev işleriyle mi ilgilensek, bakım mı yapsak  yoksa eşimizle/sevgilimizle/çocuğumuzla mı ilgilensek şaşırıyoruz.. Bir de bakmışız yatağa doğru gitme saati gelmiş.. Tam da bu noktada sizlere ufak tefek fakat kesinlikle kafa dağıtmanızı sağlayacak, hepsi benim tarafımdan test edilmiş onaylanmış bir kaç yöntemim var.. Birçoğunu eminim siz de yapıyorsunuzdur, yapmıyorsanız da denemenizi tavsiye ederim..


En en en etkili yöntemlerden biri kendinize saçmasapan bir dizi seçin.. Evet doğru duydunuz bunun "kuzey güney" ya da "İntikam" gibi bir dizi olmasına gerek yok.. Tamamen kafa dağıtabileceğiniz, her akşam yayınlanan, olayların çok yavaş ilerlediği bir dizi bulun.. Benim öyle bir dizin var, her akşam yayınlanıyor ve yanılmıyorsam ben bu diziyi 4 yıldır falan izliyorum :) Hangi kanalda olduğunu söylemiycem çünkü diziye saçmasapan dedim :) Ya da çok sevdiğim ve kesinlikle saçmasapan olmayan 1 Erkek 1 Kadın'ın eski bölümlerini izleyin.. Emin olun terapi gibi geliyor..



İkinci yöntem hepinize uymayabilir ama en azından bir kez deneyin derim.. Bilgisayarda oyun oynamak.. Evet maksat yine aynı, kafa boşaltmak.. Bulun basit ama sürükleyici bir oyun, arada bir oynayın.. Her akşam 15 dk bile oynasanız başka birşey düşünmediğinizden sizi rahatlatacaktır.. Benim bir ara favorim "candy crush"dı, bu aralar "solitaire"in yeni versiyonu..




Yemek yapın.. Evet bazılarınızın offf tavsiyesi bu muymuş dediğinizi duyar gibiyim.. Ama ben size hünkar beğendi ya da fırında portakallı ördek yapın demiyorum. Alın benim gibi dondurulmuş sebzeleri, bamya, ıspanak, yeşil fasülye falan, yanına da bir pilav.. Ohhh daha ne olsun.. Yine deşarj olabilirsiniz yemek yaparken.. Hem ortaya birşey çıkarmış olmanın verdiği haz da muhteşem oluyor.. En azından ben kendimi iyi hissediyorum :)




Örgü örün.. Biliyorum bahar geldi, ne örgüsü diyebilirsiniz.. Ama baharda da ince iplerden birşeyler yapabilirsiniz.. İnanılmaz rahatlatıyor.. 



İşte bu en zararlı tavsiyem.. Çekirdek çitlemek :).. Tam bir hastalık.. Hele bir de benim gibi dışı tuzlu olanları seviyorsanız eyvahlar olsun.. Ama siz siz olun bunu her akşam yemeyin. Kendinize bir limit koyun benim gibi :)



Blog okuyun.. Evet blog dünyası resmen derya deniz.. En güncel şeyleri bloglardan öğrenebilirsiniz.. Birçok bloğu bir arada bulabileceğiniz "yazarkafe"yi tavsiye ederim.. Bloglardan öğreneceğimiz çok şey var.. Benim de takip ettiğim yerli yabancı birçok blogger var, hepsinden birşeyler öğrenebiliyorum..

Oje sürün.. Bu çok basit geldi değil mi?? Ama benim bir felsefem var, hayatımda bazı şeyleri değiştiremiyorsam ben de ojemi değiştiririm diyip 2 günde bir falan farklı renkler sürüyorum.. Hatta eşim de bu ne böyle sürekli oje değiştiriyorsun diyor :) Emin olun ojenizi değiştirince sizin de havanız değişecek..




30 Mart 2013 Cumartesi

Bugüne kadar ki en büyük çekilişim..

Diğer çekilişimin bitmesini bekleyemeden bir çekiliş daha başlatıyorum :) Bugüne kadar size hep vücut ve bakım ürünleri hediye ettim.. Dedim ki bu sefer değişiklik olsun makyaj ürünleri ağırlıklı bir çekiliş hazırladım sizlere.. Essence markasının Oz serisini eminim siz de merak ediyorsunuzdur.. O seriden sizler için çok güzel ürünler seçtim.. Bakalım neler varmış ;

1) Essence Oz serisinden krem allık
2) Essence Oz serisinden çok güzel şeftali renkli bir göz farı
3) Essence Oz serisinden çok güzel bir mor göz kalemi
4) Essence Home Sweet Home allık
5) Essence rimel
6) Essence çok güzel simleri olan bir oje
7) The Balm "Uptown girl" gloss
8) Avon Sheer Gloss
9) Demeter Honeysuckle hanımeli kokulu parfüm
10) Yves Rocher kırmızı oje
11) Pastel içinde çok güzel ışıltıları olan gri bir oje
12) Pastel kirmemit rengi oje
 
Evet hediyeler bu şekilde.. Gelelim katılım koşullarına..


Zorunlu katılım koşulları :

Blogumun izleyicisi olmak ve bu yazının altına e-mail adresi bilgisini bırakmak (Hediyenin beni gerçekten sürekli takip eden birine ulaşmasını istiyorum :) )

Ekstra hak kazandıracak koşullar : 

Beni twitter üzerinden takip edenlere +1 çekiliş hakkı (tık tık)
Çekilişi facebook üzerinden duyurup, linki paylaşanlara +1 çekiliş hakkı
Çekilişi twitter üzerinden duyurup, linki paylaşanlara +1 çekiliş hakkı
Çekilişi blogunda duyuranlara ve linki paylaşanlara +2 çekiliş hakkı

Son katılım tarihi 10 Mayıs!! Kazanan kişiyi random.org ile belirleyip 11 Mayıs tarihinde buradan duyuracağım. Lütfen linkleri yazarken altına e-mail adreslerinizi de eklemeyi unutmayın. Bu yazının altına katılmak isteyenlerin yorumlarını ve paylaştıkları linkleri yazmaları gerekiyor.

Not: Sadece 4.maddedeki allık 1 kez kullanıldı, onun dışındaki ürünlerin hepsi yenidir!!

Sadece Türkiye içine gönderim yapılabilir..
Herkese bol şans :)





























29 Mart 2013 Cuma

İdeal tırnak boyu nasıl olmalı??

Kabul edelim hanımlar çok uzun tırnaklar cidden çok korkunç duruyor değil mi ama?? Hem görünüşü pençe gibi, hem elini nereye nasıl koyacağını bilemezsin, ne bir iş yapabilirsin ne kafanı kaşıyabilirsin :) Şaka bir yana cidden hem kullanımı zor hem çok antipatik duruyor.. İdeal bir boy vardır, hem modern durur hem de gündelik hayatı zorlaştırmaz.. Ama bazılar çok abartı.. Bakalım bunun makbulü neymiş??






Bu biraz uzun olsa da yine de kabul edilebilir..











Bu da uzun ama yine de hoş duruyor..



Amaaa şunlara bakar mısınız ya çok kötü değil mi?? Pençe gibi..




Hele bu en korkuncu.. O bardağı ancak tutup içindekini içer, yıka desen yıkayamaz o derece :)

Siz ne düşünüyorsunuz uzun tırnaklar konusunda?? Hayatta bu kadar uzatmam mı diyorsunuz yoksa denemekte fayda mı var??

Fotoğraflar : Bir kısmı pinterest

Bobbi Brown Akmerkez mağazası izlenimler..

Bobbi brown ürünlerini çok beğeniyordum zaten, Akmerkezde mağazasının açıldığını duyunca gidip bakmayı kafama koymuştum, kısmet bugüneymiş :) Aslında Boyner mağazalarında da ürünleri satılıyor fakat bu kadar çok çeşit olduğuna inanmıyorum ben. Mağaza bir kere yeni açıldığı için herşey pırıl pırıl, tüm ürünler al beni diyor resmen.. Allıklarını ve kaş farlarını denemek istiyordum. Mağaza müdürü ve güzellik uzmanı çok yardımcı oldular.. Sürdüm sürüştürdüm, sizler için de fotoğraf çekmeyi ihmal etmedim.. 












Farların birbirinden güzel renklerine bakar mısınız?? Muhteşem değil mi??



Hele o glosslar ve rujlar yok mu..




Ama en çok allıklara bayıldım.. İçlerinden birinin yazısı yakında blogda :)




Bu arada BB kremini denedim, gerçekten şimdiye kadar gördüğüm en iyi BB kremdi..




Simli allıkları da çok güzel, aynı zamanda far olarak da kullanılabiliyor..



Ya fırçalara ne demeli?? Çok tatlılar :)